Sizlere güzel bir haber verecektim, bu hafta işe geri dönüyordum. Daha işe dönemeden hasta ve raporlu olmayı beceren ilk insan benim galiba! Malum, Maya 1 yaşına gelene dek işe dönme zorunluluğum da niyetim de yoktu benim. Araya yaz girdi, dişti, kuştu derken erteleye erteleye 1,5 yaşa vardık neredeyse. Bu hafta itibarıyle işime geri döneyazdım, artık ben de çalışan bir anneyim yuppiiii diyecekkeeeeen.. Faranjit olmuşum. Dün gittiğim doktor otomatik olarak raporu dayadı 3 gün evden çıkmayacakmışım. Oldu cicim.
"Rapora gerek yok, daha başlamadım zaten" diyecekken, sırf Beyaz Atlı Prens'e "kapı gibi raporum var" diye laklak yapabilmek için son dakikada ilimi ısırdım, yazdı doktor civanım 3 günü, aldım cebime koydum raporumu, geldim eve. Şimdi kim bir şey istese cepten çıkarıyorum "ahanda kapı gibi raporum var, çalışmıyorum ben bu 3 gün" diyorum. Çok zevkli ayol. Maya ağlıyor "hiiiç ağlama bak raporum var, çalışmıyorum", Beyaz Atlı Prens yattığı yerden meyve istiyor "git kendin al bak raporum var kapı gibi", hop rapor, zırt kapı, zort cebe el derken çok eğleniyorum. Deliye her gün rapor zati.
Velhasıl; annelerin raporlu olma lüksü yok yahu, doktora göre evde yatıp dinlenecekmişim. Oldu canım. Sesim kısıldı konuşamıyorum ama Maya herşeye bir şarkı söylememe alışmış, istiyor. Dinlenecekmişim, legolar evin dört bir yanına dağılmış, kim toplayacak? Yatacakmışım, sıcak şeyler içecekmişim, tamam sıcak şeyi hazırlıyorum masaya koyuyorum, Maya atçılık oynamak istiyor, oyun bitene dek sıcak şey olmuş buz gibi şey. Evden çıkmayacakmışım, ha bu yaştaki çocuğu 3 saatten fazla evde tut tutabiliyorsan, gel ben de sana şilt takayım, madalya döşeyeyim. Velhasıl, raporumu koydum cebime, ara sıra çıkarıp nemli gözlerle süzüp geri koyuyorum cebime.
İyileşebilirsem (boğazıma kedi kaçmış tırmalayıp duruyor 5 gündür) inşallah yakında işe dönüyorum dostlar. Ama tam zamanlı dönmüyorum, haftada bir yarım gün ile başlayarak, Maya'yı babannesine bırakarak, verdiği tepkiye bakarak yavaş yavaş arttıracağım. Şimdilik sadece terapi grubuma başkanlık ederim diye karar verdik, henüz bireysel terapi hizmeti vermiyorum ama o da olacak inşallah, acelesi yok. Maya 3 yaşında anaokuluna başlayana dek böyle yarı zamanlı, esnek bir şekilde çalışıyor olacağım. Çünkü bence "çalışan ve ev dışında da üreten bir kadın" olarak, kızıma örnek olmam gerektiğini düşünüyorum.
Hayat nasıl sadece kariyer değilse, sadece çocuk da değil. Hayat bir çoklu deneyimler çemberi; farklı zevklere, hobilere açık olmak, üretim ve tüketim dengesini tutturmak, insanın kendi yaşamında kendi için belirlediği hedefleri gerçekleştirmesi demek. Bu şekilde mutlu ve üretken bir anne olmak, özellikle kızlarımıza örnek olmak, oğullarımıza da kadının rolleri konusunda bilgi vermek demek. Ve de en çok da; bebekten uzakta, yetişkinlerle zaman geçirebilme lüksü demek yahu.. Yetişkinlerin dünyasına ait olma, yaşamımın en olgun ve dolgun zamanında kendimi anaç sütlaç değil, bebekli ve kariyerli, kendi ayakları üzerinde duran bir kadın gibi hissetmek demek. Ve bebeğin de anneden ayrı, diğer yetişkinlerle zaman geçirmeyi kabullenmesi, öğrenmesi, normalleştirmesi demek. Haftada 1 yarım günle (bir iki ay bu şekilde başlıyorum) hepsini başarabilecek miyim, tabii ki hayır, ama başlangıç için kendime kocaman bir aferin!
Çok şanslıyım; hem yarım (ya da 1/10 zamanlı diyelim şimdilik) çalışan anne, hem de bebeğine kendi bakan anneyim. Buna imkan veren ailemizin ekonomik durumuna, eşimin anlayışına, babannenin bakıcılık görevini üstlenmesi şansına, işverenimin anlayışına, çok az sayıda olduğumuz için Almanya'da Türkçe konuşan terapist olma şansıma, şükrediyorum! Allah benim gibi dileyen herkese de istediği gibi, hem bebeğine bakabileceği, hem de severek çalışabileceği iş olanağı kısmet etsin..